‘Kalp hastaları, oruç tutmadan önce doktora danışmalı’
Pendik Bölge Hastanesi doktorlarından Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bostan, oruç tutmaya karar vermeden önce hastalığın tanısı ve ciddiyetinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, önemli açıklamalarda bulundu.
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bostan, kalp hastalarının, Ramazan’da oruç tutmaya karar vermeden önce doktora danışması gerektiğini söyledi.
Doç. Dr. Mehmet Bostan, riski koroner damar yapısına sahip olanlar, ileri derece kalp yetersizliği olanlar, kontrolsüz hipertansiyon hastaları ve ciddi tedavi edilmemiş kapak hastalarının özellikle dikkat etmesi gerektiğine dikkat çekerek, bu hastaların oruç tutmaya karar vermeden önce doktora danışması gerektiğinin altını çizdi.
Diyabetik hastalar, özellikle de hipoglisemi riski yüksek olan diyabet hastalar ile kronik böbrek hastalarının dikkat etmesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Bostan, şu ifadeleri kullandı: ”Oruç tutan kişilerdeki ana sorun iftarla sahur arasındaki 17 saat kadar olan uzun açlık zamanıdır. Bu sürede ilaçlara bağlı gelişen yan etkiler ile su ve elektrolit kaybından kaynaklanan sorunlar hastayı olumsuz etkileyen ana faktörlerdir. Buna birde özellikle iftarda hızlı bir şekilde yenen ağır yemekler ile yine arka arkaya içilen sigaralar ilave edildiğinde hastaların durumlarını ağırlaştırabilmekte, kalp krizini veya ritim bozukluklarını tetikleyebilmektedir. Yine özellikle kalp yetersizliği hastalarında oluşabilecek sıvı ve elektrolit kayıpları hastanın kliniğinin bozulmasına neden olabilir”.
Kalp hastalarının özellikle iftar yemeklerine çok dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Bostan, ”Yemeğin dinlenerek, yavaş yavaş sindirilerek yenmesi; sindirimi zor, mideyi dolayısıyla da kalbi yoracak olan yemeklerden yani, yağlı, hamur işi, hazmı ve sindirimi zor yiyeceklerden uzak durulması gerekir. İftarda hafif, sindirimi kolay, sebze ağırlıklı, yemeklerin tercih edilmesinin daha doğru. Tüm kızartmaları sofradan kaldırılması faydalı olacak” şeklinde konuştu.
Sadece iftarda değil sahurda da ağır yemeklerin yenmemesinin altını çizen Doç. Dr. Bostan, ”Tok tutacak protein ağırlıklı, özellikle haşlanmış yumurta gibi yiyecekler tercih edilmelidir. Yine susama isteği oluşturacak çok tuzlu yiyeceklerle, erken açlık hissi oluşturacak şeker oranı yüksek besinlerden uzak durulmalıdır. Yine iftarla sahur arasındaki 7 saat boyunca dengeli ve gerekli sıvı alımı çok önem arz etmektedir” diye konuştu.
Hastaların ilaçlarını aksatmaması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Bostan, sıcak yaz aylarında oluşabilecek su ve tuz kaybına bağlı mutad (alışılmış) dozlarda alınan ilaçlarla hipotansiyon gibi yan etkilerin daha fazla meydana gelebileceğini sözlerine ekledi.
Kan sulandırıcı ilaç alan hastalarda bu ilaç dozlarının ayarlanmasının daha zor olabileceğini ve kanama gibi yan etkilerin de daha çok görülebileceğini dile getiren Doç. Dr. Bostan, ”Ciddi kalp hastalığı olanlar ile diyabetik hastalar ve kronik böbrek hastaları (diyalize girsin veya girmesin) oruç tutmadan önce hekime danışmaları uygun bir davranış olacaktır” dedi.