Anne, eş, iş kadını gibi farklı rolleri tek bedende bir araya getirdiğinizde mutluluğu ve huzuru yakalamak için neler yapmanız gerekiyor?
Annesiniz, eşsiniz, evlatsınız, iş kadınısınız… Bütün bunların verdiği sorumluluklar üstünüze üstünüze mi geliyor? Bu sorumluluklar altındayken mutluluğu nasıl yakalayabilirsiniz? Tüm kimliklerin dengelendiği, özgür, güvenli, huzurlu ve coşkulu bir “kadın”a nasıl dönüşebilirsiniz?
Bir kadının kaç şapkası olmalı? Örneğin annelik şapkası, eş-sevgili şapkası, iş kadını şapkası, öğrenci şapkası, evlat şapkası, arkadaş şapkası, birey şapkası… Doğumdan ölüme dek değişen, sabah yataktan kalkarken başlayan, akşam yatağa dönene dek sık sık değiştirmeniz gereken şapkalardan…
Sabah saatin alarmı çaldığında bir “birey” olarak uyanan, hızlıca duşa giren, tek gözle kuaförde föne giden “kadın”… Ofise kendini atan ve stres altındaki “iş kadını”… Çalan telefon, okuldan gelen haber ile zaman zaman gerilen, yetişemeyen “anne”… Kendi annesinin araması ile yeniden “evlat”… Akşama koşarak eve yetişen, yemek yapan “ev kadını”… Kocasına / sevgilisine sorumlulukları olan “eş”… Bazen kendine de zaman ayıran, böyle yazılar okuyan, sosyalleşen, arkadaşlarını gören kadın…
Tanıdık geliyor mu? Böyle bir hayat yaşayan kadının kaç kimliği olmalı ve bu kimlikleri nasıl yönetmeli, düşündünüz mü hiç?
Şapka Koçluk Eğitim ve Danışmanlık Kurucusu Müge Çevik, adım adım mutluluğun sırlarını ve bu yolda yürüyeceğimiz pusulanızı veriyor. Bizi mevcut kimliklerimiz içinde arapsaçına dönmüşken ayıklayan, “ideal siz”e götüren, tüm kimliklerin dengelendiği, özgür, güvenli, huzurlu ve coşkulu bir “kadın” yaratan 4 adım şu şekilde…
İlk adım:
Derin bir nefes alın ve sakinleşin. Hayatınızı tam da istediğiniz gibi dönüştürmeye niyet edin. Bütün vücudunuz buna inanana dek bu adımda kalın.
İkinci adım:
Sadeleşin. İhtiyaç duymadığınız her şeyi, her şapkayı atın! Daha az eşya, daha az kimlik, daha az sorumluluk, daha az iş, daha az insan ile hayatınızda daha çok “siz” olursunuz. Kıyafetten tutun da evdeki eşyalarına, eski dergilerden kalabalık buzdolabına kadar pek çok şeyden kurtulun. Attığınız her şeyde ve masanızda, ofisinizde, evinizde açtığınız her santimetrekarede daha çok siz olacaksınız. Eski düşünceleri ya da eskiye dair düşünceleri, gelecek ile ilgili kaygıları, korkuları da bu adımda atarsanız şahane olacaktır. Hafifledikçe güçleneceksiniz. Hem bedeniniz hafifleyecek hem zihniniz.
Üçüncü adım:
Kendi anlamınızı bulun! Hayat sizin için ne demek? Nasıl bir hayat sizin için harika olurdu? “Ooo şimdiki ile ilgisi yok” demeyin, unutmayın ki şimdiki hayatınızı da siz yarattınız veya sürdürerek buna izin verdiniz. Bu sorumluluğu alın ve bugün hayatımızda her ne oluyorsa, bir gün bize iyi gelmiş olması ihtimalini hatırlayın. Şu an hangi şapkayı takıyorsanız, kafanızı sıksa da, rengini hiç sevmeseniz de, hediye edilmiş de olsa ya da kendi zevkinize göre bir şapka alma şansı verilmemiş de olsa, susarak veya sadece isyan edip çözüm üretmeyerek buna siz de izin verdiniz. Hayatınızdan memnun değilseniz veya hayatınızda memnun olmadığınız her ne varsa; önce bunda payınız olduğunu kabul edin, bunu değiştirmeye niyet edin ve ne istediğinizi en somut hali ile tanımlayın. Bütün kalbiniz ve ruhunuzla tanımlayın.
Dördüncü adım:
Yaratmak istediğiniz yeni dünyanıza şartsız, yürekten ve yüzde yüz inanın. En ufak bir tereddüt sizi yaprak gibi savuracaktır. İnanç en büyük motivasyon kaynağınız ve içinizdeki güçleri dışarı çıkartacak kaldıraç olacaktır. Kendinize, istediğiniz şeyi hak ettiğinize, bunu yapabilecek gücünüzün olduğuna inanın.
Tüm bunlar için gereken ise sadece 4 şapka:
Hazırlık için “güvenlik” şapkası
Sadeleşmek için “temizlikçi” şapkası
İşe girişmek için ” savaşçı” şapkası
Evrenin size yardımcı olması için “teslimiyet şapkası”