Onu Nijerya’da çekilen fotoğrafıyla tanıdık. “Cadı” denilerek ailesi tarafından terk edilen küçük çocuğa gösterdiği şefkat, tüm dünyanın ilgisini çekti. Anja Loven, daha sonra çocuğu koruma altına alarak hayatını kurtardı. Gazete Habertürk’ten Nalan Koçak’ın röportajında, benzer durumdaki çok sayıda Afrikalı çocuğun hayatını değiştiren Loven, “Hope’u (Umut) gördüğümde yüreğim yandı. Neyse ki artık yaşadıklarını hatırlamıyor” diyor.
Hope (Umut) ve Anja… Bir modern zaman iyilik masalının iki kahramanı. Dünya onları önceki yıl 31 Aralık’ta Nijerya’da çekilen bu fotoğrafla tanıdı. Danimarkalı bir yardım gönüllüsü olan Anja, ailesi tarafından cadı olduğu için terk edilen küçük çocuğu sokakta dolaşırken gördü. 8 aydır tek başına yaşam mücadelesi veren çocuğun içler acısı haline kayıtsız kalamadı. Önce su ve yiyecek verdi, sonra da minik bedenini bir battaniyeye sararak hastaneye götürdü. Hope, uzun bir tedavinin ardından sağlı- ğına kavuştu. Anja, bakı- mını üstlendiği Hope’un fotoğraflarını zaman zaman kamuoyuyla paylaştı. Bu kareler sayesinde tüm dünya Hope’un yaşama tutunmasına tanık oldu. Biz de çok paylaşılan o fotoğrafların hikâyesinin peşine düştük. Hope’un yeni hayatını, Anja’nın kendisine sorduk.
Neden Nijerya’ya gitmeye karar verdiniz?
Orada pek çok çocuğun cadı damgası yiyerek ölüme terk edildiğini biliyordum. Daha önce belgesellerde masum çocukların diri diri gömüldüğünü, yakıldığını ve işkenceye maruz kaldığını görmüştüm. Bu nedenle “Afrika’nın cadı çocukları”na yardım etmeye karar verdim. Nijerya’ya 2013’ün başında tek başıma gittim. Öldüresiye dövülmüş ve sokağa atılmış pek çok çocuk gördüm. Daha sonra bir yardım gönüllüsü olan David’le Akwa İbom bölgesinde bu çocukları koruma altına alabileceğimiz bir merkez kurduk. Onlara iyi bir gelecek vermek istedik ve tabii ki eğitim. Eğitimin cehalet ve yoksulluk karşı- sında en güçlü silah olduğuna inanıyoruz.
O meşhur kareye gelmek istiyorum. Hope’u nasıl gördünüz?
Çocuk merkezimizi açalı yaklaşık 4 sene olmuştu. Pek çok çocuğu kurtarmak için operasyon düzenliyorduk. Her ne kadar bu konuda deneyimli olsam da o minik çocuğun neredeyse ölmek üzere olan haliyle karşı karşıya kaldığımda şoke olduk. Ama hislerimi belli etmemeye, profesyonel davranmaya çalıştım. Tek düşüncem Hope’u kurtarmak ve köylüleri onu yanımda götürmeye ikna etmekti. Hope’a her baktı- ğımda kalbim kanıyordu. Sonunda onu hastaneye götürmeyi başardık. Yolda ona “Hope” (Türkçe’siyle Umut) ismini verdim çünkü tek umudum yaşamasıydı.
Peki Hope neler hissediyordu?
Çok küçüktü, o köydeki yaşamına dair neyse ki hiçbir şey hatırlamıyor. Ailesinin onu terk ettiğini bile anımsamıyor.
Peki şimdi nasıl? Onunla ilişkinizi anlatabilir misiniz?
Aramızda çok özel bir bağ var. Hayata sıkı sıkıya tutundu. Sağlığı yerinde ve çok güçlü. Kısa süre önce okula başladı. Çocuk merkezimizin ismi “Umut Diyarı”. Buradaki 40 çocuğumuzun tamamı şimdi okula gidiyor.
Hope için gelecek planlarınız nedir?
Diğer bütün çocuklarımız gibi onun da çok iyi bir geleceği olacak. Eğitimini alacak ve dünyayı bilen, güçlü bir birey olacak. Bir çocuğun neye ihtiyacı varsa; eğitim, sevgi, ilgi, koruma ve eğitim… Her şeyi ona vereceğiz.
İŞTE HOPE’UN HİKAYESİ
Geçtiğimiz sene Nijerya’da ailesinin “cadı” olduğunu iddia ederek sokağa attığı küçük bebek ölümün elinden kurtarılmıştı.
Bakımı yapılıp, “Hope” yani Umut adı verilen bebek için tüm dünya umut mesajları vermişti.
Bir yıl içinde müthiş bir yol alan Hope, şimdi toparlandı ve hatta okula başladı!
8 ay boyunca sokaklarda yaşam mücadelesi veren çocuğa, bölgede gönüllü yardım hizmeti vermek için bulunan Danimarkalı Anja Ringgren Loven el uzatmıştı.
Yardım ekibi, açlıkla savaşan iki yaşındaki çocuğu solucanlar tarafından her yeri kemirilmiş ve yaralanmış halde bulunmuştu.
“Hope/Umut” ismini verdikleri çocuğu Danimarkalı yardım sever Anja Ringgren Loven, hastaneye kaldırmıştı.
Anja Ringgren Loven’ın kendi oğlu ile her gün ziyaret ettiği ve yakından ilgilendiği çocuğun tüm masrafları yine Loven tarafından karşılanıyor.
Anja Ringgren Loven olanların ardından “O çocuk güçlü bir çocuk. Olanlar kelimelerle nasıl anlatılır bilemiyorum ama bunlar hayatı güzel kılan şeyler, fotoğraflar her şeyi özetliyor” şeklinde konuşmuştu.
Kendi yemeğini yiyebilen, yardım almadan doğrulup oturabilen ve sağlık durumu şimdilik iyi yönde stabil olan çocuk, hayata döndü ve etrafına gülücükler saçmıştı.
Toparlanan Hope, şimdi okula gitmeye hazırlanıyor… İşte fotoğraflarla Umut’un hikayesi…